Giriş yap
En son konular
Arama
Kimler hatta?
Toplam 1 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 1 Misafir Yok
Sitede bugüne kadar en çok 111 kişi C.tesi Tem. 29, 2017 7:00 am tarihinde online oldu.
CHE'yi Unutmadık...
DevrimEzgiLeri :: GENEL KÜLTÜR :: Tarih
1 sayfadaki 1 sayfası
CHE'yi Unutmadık...
Che Guevara, 9 Ekim 1967'de Bolivya'da CIA'nın emri ile katledildi. Che Guevara kimdir dediğimizde ilk olarak aklımıza enternasyonalizm gelir. Savaşma kararlılığı gelir. Bir gerilla önderi ve stratejisti oluşu gözlerimizin önüne gelir. Fedekarlık, cüret, kararlılık, sosyalist inanç ve yeni bir insan aklımıza gelir. Bundandır emperyalizmin Che Guevara'dan korkusu.
Che dünyadaki bütün devrimciler ve anti-emperyalistler için bir sembol olmuştur. Bunun bilincinde olan emperyalizm, Che'nin temsil ettiği değerlerin içini boşaltmaya çalışıyor. Guevara'nın düşüncelerini ve gerçekleştirmek istediklerini yok etmeye çalışıyor. Emperyalistler, Che'yi içi boş bir idol, posterleriyle duvarları süsleyen, romantizm, idealizm yayan bir simgeye dönüştürmek için çok çaba harcadılar. Genç, koluna enjektörle uyuşturucu şırınga etmektedir ve üzerindeki tişörtte Che'nin resmi vardır. Kapitalizmin ürünlerinin reklamlarında da Che resmi vardır.
Ama Che'nin varlığında simgeleşen gerçekler buna uygun değil. Çünkü Che, enternasyonalizmdi, kahramanlıktı, yaratıcılıktı, bencillikten arınmış yeni insandı. Emperyalizmin kuşatması altında her türden burjuva ideolojisiyle kirletilmek istenen dünyada dürüstlüğün, saflığın, fedakarlığın, boyun eğmemenin simgesi olmuştur. Che her şeyden önce bir gerilla savaşçısıdır. Halk savaşı stratejisinin savunucu ve uygulayıcısıdır. Bunlardan söz etmeden Che'yi yazmak, Che'yi anmak, Che'yi sahiplenmek mümkün değildir. Che bunlardan hiç söz edilmeden övülüp göklere çıkarılıyorsa orada bir istismar vardır. Burjuvazi de bir anlamda öyle yapmıyor mu?
Devrimci lider Che Guevara'nın ölümünün 38. yıldönümünde bir kez daha anısı önünde saygıyla eğiliyoruz.
CHE GUEVARA KİMDİR?
Ernesto Rafael Guevara de la Serna , 14 Haziran 1928'de Arjantin'in Rosario şehrinde doğdu. Devrimci bir ailesi vardı. Henüz iki yaşındayken daha sonraki gerilla yaşamında kendisine büyük bir dert olan astım hastalığına yakalandı. İlkokulu Alta Gracia'da, ortaokul ve liseyi de Cordoba'da tamamladı. Lise yıllarında Marksist düşüncelerle tanıştı. Guevara ailesi 1944'de Buenos Aires'e taşındı. Che burada tıp fakültesine kaydoldu. Aynı zamanda bir çok işte çalışıp ailesine katkıda bulunuyordu.
1951'de tıp öğrenimine ara vererek, bir arkadaşıyla birlikte Latin Amerika kıtasını daha yakından tanımak için motosikletle yolculuğa çıktı. Gördüğü yerlerdeki insanların ezilmişliği, sömürü ve zulüm altındaki yaşayışları O'nu çok etkiledi. Düzene karşı savaş düşüncesi artık yavaş yavaş Che'nin beynine yerleşmektedir. Bir yıldan fazla bir süre dolaştıktan sonra Buenos Aires'e geri döndü. Aynı yıl üniversiteyi bitirdi. Daha sonra bir arkadaşıyla birlikte Arbenz hükümetine destek olmak için Guatemala'ya gitti ve burada evlendi. 1954'te Arbenz hükümetinin ABD destekli bir darbeyle düşmesiyle birlikte Meksika'ya gitti. 1956'da Meksika'da Fidel Castro'yla tanıştı ve Küba devrimine katılmaya karar verdi.
1956'nın Aralık ayında Che, Fidel ve 83 arkadaşıyla birlikte Küba'ya gitti ve Sierra'larda gerilla savaşı başladı. Gerilla birliği içerisinde gerek politik, gerek askeri yetkinliğiyle öne çıktı ve önemli sorumluluklar üstlendi. Küba devriminin başarıya ulaşması için sonsuz emek verdi.
Aralık 1958'de Che'nin komutanlığını yaptığı gerilla birliği Las Villas'a yürüdü. Burada Batista ordusunu yenerek Santa Clara'ya gitti. 2 Ocak 1959'da gerilla birliklerinin Havana'ya girmesiyle devrim zaferle sonuçlandı.
Devrimden kısa bir süre sonra Küba vatandaşlığına kabul edildi. Devrimden sonra da dış siyasetten, ekonomiye, maliyeden, sanayi bakanlığına çeşitli üst düzey görevlerde bulundu. Avrupa, Asya, Afrika ülkelerini kapsayan bir gezi yaparak onlardan maddi-manevi destek aldı. ABD emperyalizminin Küba'ya uygulamaya çalıştığı ambargoyu etkisizleştirdi.
1965 yılına kadar Küba'daki görevlerini sürdürdü. ‘65'in Eylül'ünde Küba'daki tüm görevlerinden ve Küba vatandaşlığından ayrıldığını bildirdi. Vietnam, Kongo, Latin Amerika ülkelerinin çeşitli yerlerini dolaştı.
1966'da Bolivya'ya gitti. Ancak buradaki gerilla faaliyetleri uzun sürmedi.
Che, bir köyde halka açık bir konuşma yaptıktan sonra, köy muhtarının birliği
ihbar etmesiyle 8 Ekim 1967'de El Yuro'da yüzlerce asker tarafından çevrildi.
Bacaklarından yaralanan Che tutsak düştü. Higueras köyünün okuluna götürüldü ve
sorguya çekildi. Hiçbir soruya cevap vermedi. Ve 9 Ekim'de Bolivya
Cumhurbaşkanı'nın emriyle katledildi.
Che dünyadaki bütün devrimciler ve anti-emperyalistler için bir sembol olmuştur. Bunun bilincinde olan emperyalizm, Che'nin temsil ettiği değerlerin içini boşaltmaya çalışıyor. Guevara'nın düşüncelerini ve gerçekleştirmek istediklerini yok etmeye çalışıyor. Emperyalistler, Che'yi içi boş bir idol, posterleriyle duvarları süsleyen, romantizm, idealizm yayan bir simgeye dönüştürmek için çok çaba harcadılar. Genç, koluna enjektörle uyuşturucu şırınga etmektedir ve üzerindeki tişörtte Che'nin resmi vardır. Kapitalizmin ürünlerinin reklamlarında da Che resmi vardır.
Ama Che'nin varlığında simgeleşen gerçekler buna uygun değil. Çünkü Che, enternasyonalizmdi, kahramanlıktı, yaratıcılıktı, bencillikten arınmış yeni insandı. Emperyalizmin kuşatması altında her türden burjuva ideolojisiyle kirletilmek istenen dünyada dürüstlüğün, saflığın, fedakarlığın, boyun eğmemenin simgesi olmuştur. Che her şeyden önce bir gerilla savaşçısıdır. Halk savaşı stratejisinin savunucu ve uygulayıcısıdır. Bunlardan söz etmeden Che'yi yazmak, Che'yi anmak, Che'yi sahiplenmek mümkün değildir. Che bunlardan hiç söz edilmeden övülüp göklere çıkarılıyorsa orada bir istismar vardır. Burjuvazi de bir anlamda öyle yapmıyor mu?
Devrimci lider Che Guevara'nın ölümünün 38. yıldönümünde bir kez daha anısı önünde saygıyla eğiliyoruz.
CHE GUEVARA KİMDİR?
Ernesto Rafael Guevara de la Serna , 14 Haziran 1928'de Arjantin'in Rosario şehrinde doğdu. Devrimci bir ailesi vardı. Henüz iki yaşındayken daha sonraki gerilla yaşamında kendisine büyük bir dert olan astım hastalığına yakalandı. İlkokulu Alta Gracia'da, ortaokul ve liseyi de Cordoba'da tamamladı. Lise yıllarında Marksist düşüncelerle tanıştı. Guevara ailesi 1944'de Buenos Aires'e taşındı. Che burada tıp fakültesine kaydoldu. Aynı zamanda bir çok işte çalışıp ailesine katkıda bulunuyordu.
1951'de tıp öğrenimine ara vererek, bir arkadaşıyla birlikte Latin Amerika kıtasını daha yakından tanımak için motosikletle yolculuğa çıktı. Gördüğü yerlerdeki insanların ezilmişliği, sömürü ve zulüm altındaki yaşayışları O'nu çok etkiledi. Düzene karşı savaş düşüncesi artık yavaş yavaş Che'nin beynine yerleşmektedir. Bir yıldan fazla bir süre dolaştıktan sonra Buenos Aires'e geri döndü. Aynı yıl üniversiteyi bitirdi. Daha sonra bir arkadaşıyla birlikte Arbenz hükümetine destek olmak için Guatemala'ya gitti ve burada evlendi. 1954'te Arbenz hükümetinin ABD destekli bir darbeyle düşmesiyle birlikte Meksika'ya gitti. 1956'da Meksika'da Fidel Castro'yla tanıştı ve Küba devrimine katılmaya karar verdi.
1956'nın Aralık ayında Che, Fidel ve 83 arkadaşıyla birlikte Küba'ya gitti ve Sierra'larda gerilla savaşı başladı. Gerilla birliği içerisinde gerek politik, gerek askeri yetkinliğiyle öne çıktı ve önemli sorumluluklar üstlendi. Küba devriminin başarıya ulaşması için sonsuz emek verdi.
Aralık 1958'de Che'nin komutanlığını yaptığı gerilla birliği Las Villas'a yürüdü. Burada Batista ordusunu yenerek Santa Clara'ya gitti. 2 Ocak 1959'da gerilla birliklerinin Havana'ya girmesiyle devrim zaferle sonuçlandı.
Devrimden kısa bir süre sonra Küba vatandaşlığına kabul edildi. Devrimden sonra da dış siyasetten, ekonomiye, maliyeden, sanayi bakanlığına çeşitli üst düzey görevlerde bulundu. Avrupa, Asya, Afrika ülkelerini kapsayan bir gezi yaparak onlardan maddi-manevi destek aldı. ABD emperyalizminin Küba'ya uygulamaya çalıştığı ambargoyu etkisizleştirdi.
1965 yılına kadar Küba'daki görevlerini sürdürdü. ‘65'in Eylül'ünde Küba'daki tüm görevlerinden ve Küba vatandaşlığından ayrıldığını bildirdi. Vietnam, Kongo, Latin Amerika ülkelerinin çeşitli yerlerini dolaştı.
1966'da Bolivya'ya gitti. Ancak buradaki gerilla faaliyetleri uzun sürmedi.
Che, bir köyde halka açık bir konuşma yaptıktan sonra, köy muhtarının birliği
ihbar etmesiyle 8 Ekim 1967'de El Yuro'da yüzlerce asker tarafından çevrildi.
Bacaklarından yaralanan Che tutsak düştü. Higueras köyünün okuluna götürüldü ve
sorguya çekildi. Hiçbir soruya cevap vermedi. Ve 9 Ekim'de Bolivya
Cumhurbaşkanı'nın emriyle katledildi.
Misafir- Misafir
Geri: CHE'yi Unutmadık...
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
DOKTORDU CHE
Onu çocuklara bakarken gördünüz mü hiç.
Nasıl bir sevinç vardı gözlerinde.
Nasıl bir tutku.
Nasıl bir çareyi bilip de...
Onu çocuklara bakarken gördünüz mü hiç.
Neden kalmadı Küba'da, neden bilir misiniz yerleşmedi.
Çocuklar ölüyordu ilerde.
Çocuklar açtı. Çocuklar...
İşte.
Gözlerinde umut ve öfke, sürdü motosikletini, sürdü yaşamını sarpa.
Yol boyu çocuklar onu bekliyordu.
Çantasında ilaç, çantasında şeker ve devrim ellerinde
Sonra çocuklar
Sonra çocuk gülüşleri kanadı göğsünde.
Bir doktordu o...
Çocuklar And dağlarının tepelerinde onu selamlarlar.
O hep ordadır: Çantasında ilaç ve şeker, ellerinde devrim
Ve göğsünde kanayan çocuk gülüşleriyle.
Sennur SEZER
DOKTORDU CHE
Onu çocuklara bakarken gördünüz mü hiç.
Nasıl bir sevinç vardı gözlerinde.
Nasıl bir tutku.
Nasıl bir çareyi bilip de...
Onu çocuklara bakarken gördünüz mü hiç.
Neden kalmadı Küba'da, neden bilir misiniz yerleşmedi.
Çocuklar ölüyordu ilerde.
Çocuklar açtı. Çocuklar...
İşte.
Gözlerinde umut ve öfke, sürdü motosikletini, sürdü yaşamını sarpa.
Yol boyu çocuklar onu bekliyordu.
Çantasında ilaç, çantasında şeker ve devrim ellerinde
Sonra çocuklar
Sonra çocuk gülüşleri kanadı göğsünde.
Bir doktordu o...
Çocuklar And dağlarının tepelerinde onu selamlarlar.
O hep ordadır: Çantasında ilaç ve şeker, ellerinde devrim
Ve göğsünde kanayan çocuk gülüşleriyle.
Sennur SEZER
DevrimEzgiLeri :: GENEL KÜLTÜR :: Tarih
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Çarş. Ekim 20, 2010 10:05 pm tarafından AMEDEUS
» .........
Perş. Ekim 14, 2010 3:56 pm tarafından AMEDEUS
» manzara
Çarş. Ekim 13, 2010 9:26 pm tarafından Deniz
» manzara fotoğrafları
Çarş. Ekim 13, 2010 9:18 pm tarafından Deniz
» Paydos/ C.Sıtkı Tarancı
Salı Ekim 05, 2010 2:49 pm tarafından AMEDEUS
» logo..........
C.tesi Ekim 02, 2010 11:45 pm tarafından ezgi
» ..................
C.tesi Ekim 02, 2010 2:09 pm tarafından DicLe
» Çile
Salı Eyl. 21, 2010 2:01 pm tarafından AMEDEUS
» Görmemişin bebeği olmuş...
Salı Eyl. 21, 2010 12:27 pm tarafından DicLe
» facebooktan video indirme
Salı Eyl. 21, 2010 10:08 am tarafından ezgi
» Taş atan çocuk
Ptsi Eyl. 20, 2010 5:00 pm tarafından DicLe
» BARIŞ
Ptsi Eyl. 20, 2010 4:27 pm tarafından DicLe
» BEKLENTİSİZ....
Ptsi Eyl. 20, 2010 4:24 pm tarafından DicLe
» UZAKTAN ...
Ptsi Eyl. 20, 2010 4:22 pm tarafından DicLe
» CAN YÜCEL'DEN MAL BEYANI
Perş. Eyl. 16, 2010 1:36 pm tarafından yoll
» ARKADAŞLIK
Ptsi Eyl. 13, 2010 11:20 am tarafından ezgi
» ARKADAŞLIK
Ptsi Eyl. 13, 2010 11:15 am tarafından ezgi
» ŞİİR
Ptsi Eyl. 13, 2010 11:08 am tarafından ezgi
» Kamuflaj
C.tesi Eyl. 11, 2010 5:32 pm tarafından AMEDEUS
» UZAK
Çarş. Eyl. 08, 2010 5:05 pm tarafından ezgi
» Yeşillik
Çarş. Eyl. 08, 2010 4:59 pm tarafından ezgi
» Salam Gibi
Çarş. Eyl. 08, 2010 4:57 pm tarafından ezgi
» Benlik_Oruç Aruoba
Çarş. Eyl. 08, 2010 4:56 pm tarafından ezgi
» BİR AYRILIŞ HİKAYESİ
Çarş. Eyl. 08, 2010 4:54 pm tarafından ezgi
» Pembe Deniz
Çarş. Eyl. 08, 2010 4:51 pm tarafından ezgi
» HAYAT
Çarş. Eyl. 08, 2010 4:48 pm tarafından ezgi
» Benim Yazdığım Sen
Çarş. Eyl. 08, 2010 4:47 pm tarafından ezgi
» Seviyorum Seni
Çarş. Eyl. 08, 2010 4:46 pm tarafından ezgi
» BERFİN
Çarş. Eyl. 08, 2010 4:44 pm tarafından ezgi
» Bahar Gelmiş
Çarş. Eyl. 08, 2010 4:43 pm tarafından ezgi